Yaşam

Safa Önal… SİNEMANIN DEVLERİNDEN GETİRİLMİŞTİR!

Oğlu Umut Önal, geçtiğimiz Pazar günü yoğun bakımda tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden senarist ve yönetmen Safa Önal için Teşvikiye Camii’nde düzenlenen törende taziyelerini kabul etti.

“BENİ O’NUN TEPKİLERİNDEN DUYDUĞUNUZDAN EMİN OLDUM

Umut Önal, babasını kaybedene kadar 5 gün yoğun bakımda kaldığını belirterek, kendisiyle görüştüğünü belirterek, “Son günlerinde Allah o şansı bana nasip etti. 6 gün ağır bir bakım dönemiydi.

Ani bir gidiş olmadı, o açıdan çok huzurluyum. Beş gün boyunca içeri girdim ve verdiği yansımalarla beni duyduğundan emin olmak için düzenli olarak yarım saat onunla konuştum.

Uzun ve verimli bir hayat yaşadı. Çok sevilir ve saygı duyulur. Senin çok şanslı bir kul olduğuna inanıyorum. Onun da ayrı bir huzuru var. 395 adet resmi tescilli eseri var ama adının geçmediği ve arşivde olmayan fotoromanlar hariç 450’ye yakın eseri olduğunu biliyoruz.

Belki adını taşıyan bir müze olabilirdi, binlerce kitaptan oluşan çok geniş bir kütüphanesi vardı. Kurumsal bir yerde Sefa Önal Müzesi veya Safa Önal Kütüphanesi gibi bir şey düşünebiliriz” dedi.

TÜRKAN ŞORAY’IN GÖZYAŞLARI

Safa Önal’a son görevini yerine getirmek için cami avlusunda toplanan isimler arasında kariyerlerinde büyük etkisi olan isimler de vardı.

Cenaze törenine senaryosunu yazdığı filmlerle kariyerlerine katkı sağlayan Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Nur Sürer, Serdar Gökhan ve Zafer Algöz, Kerem Alışık katıldı.

Türkan Şoray, kariyerinde önemli yeri olan Önal’ın tabutunun yanından ayrılmadı. Tabut başında gözyaşı döken Türkan Şoray, gazetecilerden fotoğraf çekmemelerini isteyerek, “Büyük kayıp.

Onunla anılarım gitti, çok güzel işlerimiz oldu. Benim için yazdığı senaryoların kariyerimde büyük etkisi oldu. Çok yakın bir dostumu kaybettim. Benim hayatımdı” şeklinde konuştu.

Öğle namazının ardından kılınan cenaze namazının ardından cenaze aracına taşınan Önal’ın Türk bayrağına sarılı tabutuna Türkan Şoray ve Hülya Koçyiğit’in gül bırakması dikkat çekti. Önal, Feriköy Mezarlığı’na defnedildi.

“BU KADAR FİLM ÇEKSE BİLE YOKSULLUK İÇİNDE OLDU”

Safa Önal’ın Yeşilçam’ın direği olduğunu söyleyen Serdar Gökhan ise ünlü senaristin son günlerinde yoksulluk çektiğini, vefasızlıktan dolayı üzüldüğünü anlattı.

Sinemada görev almış isimlerin aranıp aranmadığından bahseden Gökhan, duygularını şöyle dile getirdi:

Uzun yıllar oynadığımız, dostluk kurduğumuz filmlerin en az yüzde 70’ini yazan çok sevdiğimiz bir abimizi kaybettik. 395 senaryosu Rekorlar Kitabı’na giren bir ağabeyimizdi, Yeşilçam’ın temel direklerinden biriydi.

Her yapımcı film çekmeden önce sorardı ama Türkiye’de sanatçı olmak biraz zor. Esnaflar ne yazık ki layık oldukları halde yaşamıyorlar, ihmal ediliyorlar, aranmıyorlar. Buna ben de dahilim. Buna üzülüyoruz ama maalesef ülkemizde sanatçıya verilen bedel bu.

Bak hepsini birer birer kaybediyoruz. Yeşilçam diye bir şey yok. Bu kadar çok film çekmesine rağmen, yaşam mücadelesini vererek, yoksulluk içindeydi.

“SİNEMANIN MAVİ UÇLU KALEMİYİZ”

Cenazenin ortasında bulunan Kerem Alışık, aile dostları Önal’ın ardından “Ailemizin dostu, sünnetim, çocukluğum, gençliğim, ilk Fenerbahçe maçlarım, okuma alışkanlığım, kitabım, sinemam” dedi. Ah Hoş İstanbul’, ‘Menekşe Gözlerim’, ‘Vesikalı Yarım’…

Yeşilçam’ın rengi en yeşil çamlardandı Sefa abi. Bize çok şey öğretti, gölgesini verdi. Safa Önal, Türk Sinemasının tükenmez kalemidir.

Şimdi kaleminin değdiği yerdeyiz. Üzülüyoruz, sevinçlerimiz hep ağır yaralanıyor. Son kaleydi, yıkıldı; sıcacık ekmek kokusu bıraktı yüreğimizde.

Onu kalbimizde yaşatıyor, cennette yaşatıyoruz” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu